26 Mayıs 2017 Cuma

Bir Yıldızın Başarısızlığı

                                                       gerçek deniz yıldızı hayvanı ile ilgili görsel sonucu                                          Hayata, her şeyde başarısız olmak için gelmişim sanırım. Tek başarım o mucizevi yarıştan 1. gelerek hayata dahil olmam. Tüh bütün enerjimi,başarı potansiyelimi o anda harcamışım.Çokta önemliymiş gibi iyi halt ettim. Son bir yılda hayatımdaki çoğu şey ters gidiyor. Müdahale edemiyorum, elimden hiçbir şey gelmiyor.
Ben böyle planlamamıştım kii.
Bu hayatta en en çok istediğim, insanlara faydalı olmak,yardım etmek,sorunlarını sıkıntılarını birlikte aşmak. Ama ben kendime yardım edemezken bir başkasına nasıl yardım edebilirim ki. 
Aile hayatım dışındaki her şey değer kaybediyor,dolar gibi desem yeri bir artıyor bir azalıyor.
 Her şeyi elime yüzüme bulaştırıyorum.
Bu yaz hayatımın en güzel tatilini yapmak için her şey hazır.Yıllardır hayalini kurduğum Karadeniz turu planı hazır ama benim gidebilme ihtimalim %25 bile değil. Moralim biraz bozuk sizlerle dertleşmek istediğim.

24 Mayıs 2017 Çarşamba

90'larda Çocuk Olmak

Hangi yaşa gelirsek gelelim "keşke çocuk olsaydım." cümlesini hepimiz söylüyoruzdur. Hele birde hangi yılın çocuğu olsakta oynanan oyunları,oyuncakları,dostlukları,muhabbeti tadı hala damaklardadır.

Bir 90 'lar çocuğu olarak okuldan döner yemeklerimizi yer ödev bile yapmadan akşama kadar mahalledeki arkadaşlarımla oynadığımız saklambaç,körebe,ebelemece(elim sende), yerden yüksek... bıkmadan usanmadan her gün akşam ezanına kadar oynardık.
Bunları yazarken bile ne günlerdi be deyip gülümsediğimi fark ettim. Yeri gelmişken itiraf edeyim körebeyken hep alttan bakardım.Okuyan arkadaşlarım bana kızmasın o zaman çocuktuk.🙈 


İşte en sevdiklerim kolonyalar 😍 biz ilk okulda arkadaşlarımızla avuç avuç alırdık tanesi 5 kuruş gibi bir şey diye hatırlıyorum. Bilmeyenler için, her rengin kokusu farklı pembesi en güzel kokanıydı. Annem çok kızardı boya onlar alıp getirme diye yaramaz bir çocukluğum olmamasına rağmen dinlemezdim. 
 Öğle aralarında bizim okulun karşısındaki markete giderdik orada şaka oyuncakları vardı ve biz hepsini talan ederdik. Kaybolan mürekkep,yüzüklü su..

Sanal bebek,atari,meybuz,teletabiler, çokomel..

Ay savaşçıları,Maske,Afacan Dennis,Snoopy,Taş Devri,Jetgiller,Vikingler,Heidi... bu liste uzar gider hepsini de hiç kaçırmadan izledim. 

O kadar çok şey var ki özlediğim.   







21 Mayıs 2017 Pazar

Belki Bir Gün Affederiz

Ahh insanlar, o kadar çok kırdılar ki daha fazla kırılacak parçamız kalmadı. 

Her bir hücrem paramparça,hayallerim,ümitlerim...
Kafamı toplayamıyorum artık, olaylara pencerenin öteki tarafından öylece bakakaldım, kontrol kumandası kayıp ve ben onu bulmak için çaba harcayamayacak kadar yorgunum.

Bu yorgunluk geçmişin yorgunluğu, affedemediğim, affedemeyeceğim geçmiş..
Hapsettim kendimi geçmişe şimdiki anıma dönemiyorum. Tuhaf olan her şeyin farkında olup kontrol edecek gücümün olmayışıdır.Kaybettim kendimi günlük ihtiyaçlar dışında yaşamayı unuttum.Bende hava hep bulutlu.Geçmiş,geçmişte kalmıştır derler.
  
Geçmişi affetme terapileri bile yaptım.Evet işe yarıyor ama kalbim hala ağır yüklerinden kurtulamıyor. 

Belki  bir gün affedebiliriz...😔